Devlet Bahçeli'nin kullandığı 'Umut Hakkı' nedir? Umut Hakkı ne demek?

Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, Öcalan'a ''umut hakkı'' çağrısı yaptı. Peki, 'Umut Hakkı' nedir? Umut Hakkı ne demek?

Ecem Çetin Muhabir
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Devlet Bahçeli'nin kullandığı 'Umut Hakkı' nedir? Umut Hakkı ne demek?
Ecem Çetin Muhabir

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nın açılış töreninde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) milletvekillerinin elini sıkması oldukça gündem oldu. 

Uzun süre siyaset gündeminde tartışılan konu gündemdeki sıcaklığını korurken, Devlet Bahçeli, bugün partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

Bahçeli, bir çağrı yaparak, Öcalan için "umut hakkı" çıkışında bulundu. 

MHP Lideri, şu ifadeleri kullandı; 

fm(Şayet teröristbaşının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse, 'umut hakkı'nın kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın)

Devlet Bahçeli'nin sözleri sonrasında umut hakkının ne demek olduğu merak edildi. Peki, Umut Hakkı nedir? Umut Hakkı ne demek?

Umut Hakkı ne demek?

Umut Hakkı, Türkiye’de hukuk literatüründe kullanılan bir kavram olup, özellikle uzun süreli hapis cezalarına çarptırılan mahkûmların belirli bir süre sonunda yeniden topluma kazandırılma ve serbest bırakılma şansı tanınması gerektiği anlayışına dayanıyor. Bu hak, bireylerin ömür boyu toplumdan dışlanmaması ve rehabilitasyonlarına olanak tanınması gerektiği düşüncesine dayalıdır. Umut hakkı, özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarında vurgulanmış bir kavramdır ve insan onuruna saygı ilkesiyle bağlantılıdır. AİHM, mahkum edilen kişinin cezasının sonunda yeniden serbest kalabileceği umudunu taşımaya hakkı olduğunu, dolayısıyla bu kişilere belirli bir süre sonra serbest kalma şansı tanınması gerektiğini savunur. Bu bağlamda, özellikle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan kişilerin cezasının gözden geçirilmesi gerektiği ve bu süreçte kişinin topluma kazandırılma ihtimalinin değerlendirilmesi gerektiği ifade edilir. Türkiye’de de hukuk çevrelerinde tartışılan bu kavram, bir yandan ceza adalet sisteminin temel unsurlarından biri olan "cezanın toplumu koruma işlevi" ile dengelenmeye çalışılıyor, diğer yandan insan hakları ve bireylerin rehabilitasyonu gözetiliyor.

Yorumlar

Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa