Mansur Yavaş'tan Muharrem İnce yorumu!

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, katıldığı Habertürk yayınında, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesini değerlendirdi.

MP
Mevlüt Peker Muhabir
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Mansur Yavaş'tan Muharrem İnce yorumu!
MP
Mevlüt Peker Muhabir

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesine ilişkin görüşlerini şu şekilde açıkladı:

Tabii şu çok kötü. Yani bir iki gün önce ortaya atılan bir kaset iddiaları var. Bunlar iğrenç iddialar. Çünkü Türk siyasetinde çok yıllar önce başlayıp hatta biliyorsunuz Ankara'da bir ilçe belediye başkanına bu şekilde kumpas kuruldu, adaylığı engellendi. Öncesi de olduğunu yeni yeni öğreniyoruz bu tür kumpasların. Daha sonra FETÖ'cülerin Milliyetçi Hareket partisindeki yöneticilere karşı yaptığı kumpaslar geldi ve zaman zaman bunlarla karşılaşıyoruz. Şimdi Türkiye'de mübalağa etmiyorum, bir ayakkabı boyacısı, bir inşaatta çalışan işçi dahi artık birisi ile konuşurken tereddüt yani gizlisi saklısı saklayacak bir şey yok ama böyle bir sohbet olsa abi beni dinliyorlar gibi vehime kapılıyor. Aslında bunun artık günümüz Türkiye'sinde tümüyle bi sonuçlanması lazım. İyi tarafı şu artık gerçekten diğer siyasiler, basın, hatta sosyal medyada yer alanlar bile böyle bir şey geldiği zaman dahi yayınlamıyorlar, kulak asmıyorlar, alet olmuyorlar artık yani 2014 yıllarındaki gibi değil. O zaman biliyorsunuz ilk yine Ankara'da Milliyetçi Hareket Partili yöneticilerle ilk kaseti Ankara'daki bir televizyon yerel televizyon yapmıştı, o zaman iktidara yakındı, hala da devam ediyor sahibi şu anda milletvekili adayı. İlk oradan yayınlanmıştı. Bunların bir sonlanması lazım. Nasıl sonlanır? Ben hukukçuyum yani Türkiye'de bazı şeyler evet Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarına uymak zorundayız. Orada özellikle böyle toplumun önde gelen kişilerine, sanatçılara, siyasilere bir defa onların hepsinin müsamahkar olmanız gerekir diyerek ceza verilmiyor ama bunun şununla sınırlı olması lazım. Eğer insanların özel hayatını ilgilendiriyorsa, bunun belli sonuçları olacaksa, hem ailevi olur hem siyasi olur, bunun adı tuzaktır yani özellikle siyasiler tarafından yapılıyorsa bunların çok ağır cezası olması lazım. Yani eski dönemde yapılıyordu, tedirginlik şimdi o İçişleri Bakanlığındaki yönetimler değiştikten sonra da değişmedi veya yargıda da aynı şekilde biliyorsun mahkeme bir karar veriyordu hemen aynı gün hakimin tayini çıkıyordu. Aynılarını görüyoruz dolayısıyla bunları çözecek tek şey hukuktur. Sağlam bir hukuk sistemidir ve insanlar kime güvenecek devlete güvenecek. Öyle oluyor ki sanki devlet size kumpas yapıyor gibi bir şey oluyor. Devlet o vatandaşına tuzak kurmaz. Bu nedenle kim olursa olsun devletin içerisinde böyle yasa dışı işler yapan olursa veya sivil kuruluşlar, eğer devletin içinden birisi yapıyorsa çok daha ağır cezalar olması lazım. Bunun hukukta yeri vardır ama normal birisi yapıyorsa da böyle çok basit, birisinin kişisel bilgilerini ele geçirirmiş, yayınlamış sadece bununla adlandırılamaz. Çok ağır cezalar verilmesi lazım ama iyi tarafı şu: Toplumumuz ahlaken bu tür şeyleri reddediyor Yani en güzel tarafı o işte biraz önce söylediğim gibi hiçbir sorumluluğu olmamasına rağmen sosyal medyayı aktif kullanan bir sürü insan dünden beri böyle yazılar çıkınca hepsi hakaretamiz konuştular Allah kahretsin sizi nedir bu yani bununla mı olacak bu işler diye açık tavırlarını koydu herkes ama menşei nedir bilmiyorum. Bir sürü iddialar var. Menşein ne olduğu inşallah ortaya çıkarılır.

Sayın İnce’nin çekilmesini şu anda ben beklemiyordum. Şu hale geldi ki sanki hani kaset sebebiyle çekildiği iddiaları da var. Kendisi benim öyle bir kasetim yok diyor. Bir takım iddialar diyor ki oy oranı istediği oranı almadı, biraz bunu gerekçe yaptı diyor ama bunu Sayın İnce bilir en güzel şekilde. Sosyal medyada bir linke tabi tutuldu açıkçası. Yani ben daha önce de çıktım bir televizyon programında aday olmak herkesin hakkıdır, vardır bir bildiği, kendine güveniyordur çıkıyordur, niye çıkıyorsun diye incitmek insanları yanlış. Daha farklı yaklaşılabilirdi. Böyle bir çekil baskısı gerçekten kamuoyunda oldu. Daha sonra bazı kendi teşkilatları istifa etmeye başladı, milletvekili adayları istifa etmeye başladı ama bu arada sadece sosyal medya linci mi yoksa kamuoyunda bu işin ilk yarıda sonuçlanacak hangisine yarıyor düşüncesi biraz daha belki… Seçimlerden sonra göreceğiz, kime yarayacağını göreceğiz veya yaramayacağını da göreceğiz. Sayın Kılıçdaroğlu Genel Başkanımız biliyorsunuz nefretle kınadı bunu. Gelin dedi, bu pislikleri gelin beraber olalım, siz de bizim soframıza katılın, bunlara birlikte uğraşalım dedi. Yani güzel bir çağrıydı. Çünkü artık bunun Türkiye'de sonu olması lazım. İnsanların 86 milyon insanın tedirgin gezdirmeye hiç kimsenin hakkı yok. Devlet yapısını buna göre yeniden düzenlemek lazım, cezai müeyyideleri de buna göre düzenlemek lazım. Böyle basit, işte biraz önce söylediğim gibi kişisel verilerine ele geçirdi, yaydı gibi cezası var ama onun en az 3 misli 5 misli. Sadece bu caydırıcı mıdır, ceza bir etkendir ama bunu kamuoyunun lanetlemesi lazım.

Yorumlar

Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa