Frank Ocean, Amerikalı bir şarkıcı, şarkı yazarı ve prodüktördür. Gerçek adı Christopher Edwin Breaux olan Ocean, 28 Ekim 1987'de ABD'nin Louisiana eyaletinde doğdu. Müzik kariyerine hip hop kolektifi Odd Future ile başlayan Ocean, daha sonra solo çalışmalarıyla büyük bir başarı elde etti.
Ocean'ın tarzı, R&B, soul, hip hop ve alternatif müziğin harmanlanmasıyla tanınır. Şarkıları genellikle derin duygusal içeriklere sahiptir ve kişisel deneyimleriyle şekillenir. Etkileyici vokal yeteneği ve özgün müzik üretimiyle dikkat çeken Ocean, müzik dünyasında çağdaş bir ikon haline gelmiştir.
Frank Ocean'ın müziği, özgünlüğü, derinlik ve duygusal yoğunluğuyla dinleyicilere benzersiz bir deneyim sunan Frank Ocean’ın şarkılarını sizler için inceliyor ve Türkçe'ye çeviriyoruz. İşte 2016 çıkışlı "Blonde" adlı albümünden "Facebook Story" şarkısının Türkçe çevirisi...
Bu kızı daha önce aldığımı söylüyordum
I was just telling that I got this girl before
Ve 3 yıldır birlikteydik
And we was together since 3 years
Ve ben onu aldatmıyordum bile
And uh, I was not even cheating on her or what
Ve Facebook geldi ve onu Facebook'ta kabul etmemi istedi
And Facebook arrived and she wanted me to accept her on Facebook
Ve bunu istemiyorum çünkü onun önündeydim
And I don't want it because I was like in front of her
Ve bana "Beni Facebook'ta kabul et" dedi
And she told me like, "Accept me on Facebook"
Sanaldı, hiçbir anlamı yoktu
It was virtual, made no sense
Ben de "Karşınızdayım, sizi Facebook'ta kabul etmeme gerek yok" diyorum.
So I say, "I'm in front of you, I don't need to accept you on Facebook"
Çılgın olmaya başladı
She started to be crazy
Onu kabul etmediğim için böyle düşünüyor
She thoughts that because I didn't accept her
Aldattığımı düşünüyordu
She thought I was cheating
Bana "Bitti" dedi
She told me like, uh, "It's over"
sana inanamıyorum
I can't believe you
"Hadi ama sen delisin" dedim çünkü evet
I said, "Come on, you're crazy" because like, yeah
Her gün karşındayım
I'm in front of you, I'm every day
Burada, senin evinde
Here in your house
Yani bu kıskançlık gibi bir şey demek
That's, it means like it's jealousy
Hiçbir şey için saf kıskançlık
Pure jealousy for nothing
Bilirsin
You know
Sanal şey
Virtual thing