Balıklıgöl'ün Sırrı Nedir? Balıklıgöl’deki balıklar neden yenmiyor?
Şanlıurfa, hem tarihi hem de kültürel zenginlikleriyle Türkiye'nin en özel turizm merkezlerinden biri. Bu zenginliklerin başında ise, binlerce yıllık geçmişi ve mistik hikâyeleriyle dikkat çeken Balıklıgöl geliyor. Şehir merkezinin güneybatısında yer alan Balıklıgöl, kutsal balıkları ve efsaneleriyle her yıl yüz binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor. Peki, Balıklıgöl'ü bu kadar özel kılan hikâyeler neler?

Şanlıurfa'nın simgelerinden biri olan Balıklıgöl, tarihi ve dini açıdan büyük bir öneme sahip. Şehir merkezinin güneybatısında yer alan göl, 150 metre uzunluğunda, 30 metre genişliğinde ve 3-5 metre derinliğindedir. Göl, içerisindeki kutsal kabul edilen balıkları ve onlarla ilgili efsaneleriyle tanınıyor. Peki, bu balıklar neden kutsal kabul ediliyor ve neden yenmiyor? İşte Balıklıgöl'ün sırrı...
Balıklıgöl'ün Tarihi ve Efsanesi
Balıklıgöl, diğer adıyla Aynzeliha ve Halil-ür Rahman Gölü, yalnızca İslamiyet'te değil, Yahudilik ve Hristiyanlık gibi diğer ilahi dinlerde de kutsal bir yer olarak kabul ediliyor.
Efsaneye göre, dönemin zalim hükümdarı Nemrut, Hz. İbrahim’i putlara tapmayı reddettiği için ateşe atar. Ancak, bir mucize gerçekleşir ve ateş suya, odunlar ise balığa dönüşür. Bu mucizenin yaşandığı yerin Balıklıgöl olduğuna inanılır. Gölün çevresi ise gül bahçelerine dönüşür.
Bir başka efsaneye göre, Nemrut'un kızı Zeliha, Hz. İbrahim'e olan sevgisi nedeniyle onun ateşe atılmasına dayanamayarak kendini ateşe atıyor. Zeliha'nın düştüğü yerin Balıklıgöl'e dönüştüğü, balıkların da bu mucizenin bir parçası olduğu rivayet ediliyor.
Balıklıgöl'deki Balıkların Özelliği Nedir?
Gölde bulunan balıklar halk arasında kutsal kabul ediliyor ve yenmiyor. Bu balıkların türü bıyıklı sazan olarak biliniyor. İnanışa göre, bu balıkları yiyenlerin hastalandığı söyleniyor. Ayrıca, bazı kaynaklar bu türün zehirli olduğunu ve tüketiminin sağlık açısından tehlikeli olabileceğini belirtiyor.
Balıklıgöl'ün Dini ve Kültürel Önemi
Hz. İbrahim ile ilişkilendirilen Balıklıgöl, özellikle dini bayramlarda, Mevlit ve Kandil gecelerinde ziyaretçi akınına uğruyor. Bazı inanışlara göre, bu balıkların Hz. İbrahim'in soyundan geldiğine inanılıyor ve bu nedenle balıklara dokunulması bile yasak sayılıyor.
Balıklıgöl'ün Tarihi
Balıklıgöl'ün taşkınlardan korunması için ilk yapılar, 527 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus döneminde yapıldı. O dönemde, o zamanki adıyla Edessa olan Urfa'ya gönderilen mühendisler tarafından taşkın önleyici yapılar inşa edildi. Bu yapılar günümüzde hâlâ varlığını sürdürüyor.
Neden Balıklıgöl Ziyaret Edilmeli?
Tarihi ve dini hikâyeleriyle insanları kendine çeken Balıklıgöl, Şanlıurfa'nın en önemli turistik noktalarından biri. Göl, çevresindeki tarihi yapılar ve doğal güzelliklerle hem manevi huzur hem de görsel bir şölen sunuyor. Eğer Şanlıurfa'ya yolunuz düşerse, bu eşsiz mekânı mutlaka ziyaret edin.