Cotard sendromu nedir? Kendini ölü sanan insanların hastalığı nedir?

COTARD SENDROMU NEDİR?

Tıbbi dünyada “Yürüyen Ceset Sendromu” olarak da bilinen Cotard Sendromu, bireyin kendini ölü sanmasına, iç organlarının çürüdüğüne veya var olmadığını düşünmesine yol açan nadir bir psikiyatrik bozukluktur. Beynin gerçeklik algısını kaybetmesiyle ortaya çıkan bu sendrom, genellikle ağır depresyon, şizofreni ve nörolojik hastalıklarla ilişkilendirilir.

Peki, insan nasıl kendini ölü sanabilir? Cotard Sendromu’nun ardındaki bilimsel gerçekler neler?

“Bedenim Çürüyor, Organlarım Yok!”

Cotard Sendromu’na yakalanan hastalar, kendilerinin öldüğüne, kanlarının çekildiğine ya da iç organlarının çalışmadığına inanıyor. Aynaya baktıklarında kendilerini bile tanımıyor, bazen yemek yeme ve su içme gereksinimlerinin olmadığını düşünüyorlar. Hatta bazı hastalar mezarlıkta yaşamaya veya kendilerini toprağa gömmeye bile çalışabiliyor.

Fransız nörolog Jules Cotard, 1880 yılında bu sendromu ilk kez tanımladığında, bir hastasının ölü olduğunu ve Tanrı tarafından cezalandırıldığını düşündüğünü fark etti. Bu kadın, yemek yemeyi ve su içmeyi reddederek ölmek istediğini söylüyordu.

BİLİMSEL OLARAK NASIL AÇIKLANIYOR?

Psikiyatristlere göre, Cotard Sendromu beynin gerçeklik algısında büyük bir bozulmaya yol açıyor. Özellikle beyin taramalarında, bu sendroma sahip kişilerin beyninin kendini ve çevresini algılama yetisini kaybettiği görülüyor.

Bazı araştırmalara göre, bu sendrom şunlarla bağlantılı olabilir:

• Şizofreni ve ağır depresyon: Gerçeklik algısının bozulduğu vakalarda Cotard Sendromu daha sık görülüyor.
• Beyin hasarı: Özellikle frontal lob ve temporoparietal bölgedeki hasarlar, bireyin kendisini tanımasını engelleyebiliyor.
• Nörolojik hastalıklar: Parkinson, Alzheimer ve epilepsi gibi hastalıklar Cotard Sendromu'nu tetikleyebilir.

COTARD SENDROMU TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?

Cotard Sendromu oldukça nadir görülse de, doğru tedaviyle iyileşme mümkündür. Tedavi sürecinde genellikle antidepresanlar, antipsikotik ilaçlar ve elektroşok tedavisi (ECT) gibi yöntemler uygulanır. Bazı hastalar, yoğun terapi desteğiyle zamanla gerçeklik algısını yeniden kazanabilir.

Ancak tedavi edilmezse, hastalar kendilerine zarar verebilir veya ölüm orucuna girerek hayati riskler oluşturabilirler. Bu yüzden erken teşhis çok önemlidir.

GERÇEK Mİ, KABUS MU?

Cotard Sendromu vakaları, gerçekliği tamamen farklı bir şekilde algılamanın insan psikolojisini nasıl altüst edebileceğini gösteriyor. İnsan beyni o kadar karmaşık ki, bazen kendi varlığını bile inkâr edebiliyor.