Cumhuriyet'in temeli “Kızılca Gün” Ankara Söyleşileri’nde anlatıldı

Ankara Kulübü Derneği tarafından düzenlenen “Ankara Söyleşileri” serisinin üçüncü oturumunda, “Kızılca Günden Ankara’nın Başkent Oluşuna” başlığıyla dikkat çeken bir etkinlik gerçekleştirildi. Dernek Genel Başkanı Doktor Metin Özaslan’ın konuşmacı olarak katıldığı söyleşide, 27 Aralık 1919’un, yani “Kızılca Gün”ün tarihsel ve kültürel önemi katılımcılarla paylaşıldı.

KIZILCA GÜN NEDİR, NEDEN ÖNEMLİDİR?

Dr. Özaslan, Kızılca Gün’ün Türk töresi içerisinde binlerce yıllık geçmişe sahip olduğunu belirterek, “Bu gün, yeni bir devletin kuruluşunun ve liderinin halkla buluşmasının simgesidir. 27 Aralık 1919 ise Türkiye Cumhuriyeti’nin fiilen kurulduğu gündür. Bu tarih sadece askeri bir karşılama değil, kültürel bir beyan ve halkın iradesidir” ifadelerini kullandı.

UNESCO LİSTESİNE GİRMESİ GEREKEN BİR DEĞER

Etkinlikte yaptığı konuşmada Özaslan, “Kızılca Gün’ün UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınması gerektiğini düşünüyoruz. 27 Aralık, Başkent Ankara’nın hafızasında bir milattır. Atatürk’ün Ankara’ya gelişiyle başlayan bu süreç, Cumhuriyet’in ve Başkentliğin zeminini oluşturmuştur” dedi.

ÜÇ RİTÜEL: ATEŞ, SANCAK VE SEYMEN

Kızılca Gün’ün üç temel ritüel üzerinden yaşatıldığını belirten Özaslan, bunları şu sözlerle anlattı: “İlk ritüel Sinsin ateşinin yakılmasıdır, bu günün çağrısıdır. İkincisi Seymen Sancağı’nın çekilmesidir. Üçüncüsü ise Seymen Alayı’nın dizilmesidir. 27 Aralık 1919’da bu üç ritüel de uygulanmış, fiilen Cumhuriyet’in ilk adımları atılmıştır.”

SEYMENLERİN TARİHİ YEMİNİ: “VATAN UĞRUNA CAN VERMEYE GELDİK”

Dr. Özaslan, o günün tarihi sahnesini şu sözlerle anlattı: “Dikmen sırtlarında binlerce yaya ve atlı Seymen, Mustafa Kemal Paşa’yı karşıladı. ‘Neden geldiniz?’ sorusuna ‘Paşam, yoluna baş koymaya geldik’ cevabını verdiler. Bu, yalnızca bir karşılama değil, ulusal direnişin sembolüydü.”

100 YILLIK MİRAS: ANKARA KULÜBÜ VE KIZILCA GÜN

1925 yılında Atatürk’ün talimatıyla kurulan Ankara Kulübü Derneği’nin, bu yıl 100. yaşını kutladığını hatırlatan Özaslan, “Atatürk’ün ‘Seymenlik geleneğini yaşatın’ talimatını aynı ruhla sürdürüyoruz. Ankara’nın tarihi ve kültürel değerlerine sahip çıkmak bizim görevimizdir” diye konuştu.

UNESCO BAŞVURUSU VE TARİHİ ANITIN MESAJI

Kızılca Gün’ün UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınması için girişimlerin sürdüğünü belirten Özaslan, 2020 yılında Genelkurmay Kavşağı’nda açılan ve o tarihi günü simgeleyen “27 Aralık 1919 Kızılca Gün Anıtı”nın bu sürecin bir parçası olduğunu söyledi.

DR. KALIPÇI: “KIZILCA GÜN, ANKARA’NIN RUHUDUR”

Programda söz alan Ankara Kulübü Derneği Onursal Başkanı Dr. Bülent Kalıpçı da, 27 Aralık 1919’un Türk milletinin kaderini değiştiren bir dönüm noktası olduğunu vurgulayarak, “Ankara’nın en önemli günü Kızılca Gün’dür. Bu değeri sahiplenmek bizler için onur ve gururdur” dedi.