Yaz tatili öne çekilecek mi? Zorunlu eğitim kısalacak mı? Bakan Tekin açıkladı

Bugün sabah saatlerinde, 1381 engelli öğretmenin ataması gerçekleştirildi. Bakanlık, bu atamaları hayırlı olsun dilekleriyle karşıladı. Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye'nin dört bir yanındaki 81 il, 922 ilçe ve çeşitli belde ve köylerde faaliyet gösteren yüzlerce eğitim kurumunu yönetiyor. Bu devasa yapıyı düzenli ve etkin şekilde yönetmek için belirli mevzuat ve kurallar silsilesi oluşturulmuş durumda. Bakanlık, her okulda kaç öğretmen olacağını ve bu öğretmenlerin haftalık ders saatlerini belirleyen bilimsel ve sistematik bir hesaplama mekanizması kullanıyor. Bu sistem, norm kadro sistemi olarak adlandırılıyor ve öğretmenlerin maaş karşılığı kaç saat ders verebileceği esas alınarak düzenleniyor.

HESAPLAMA VE ATAMA SÜRECİ

Örneğin, bir okulda matematik dersinin haftada 100 saat okutulması planlanmışsa, bu dersin ihtiyaç duyduğu öğretmen sayısı, detaylı hesaplamalarla ortaya konuyor. Bu hesaplamalar, okul bazında, ilçe ve il genelinde yapılmakta ve toplam ihtiyaçlar belirleniyor. Bakanlığa gelen verilerin analiziyle, hangi branşta kaç öğretmene ihtiyaç olduğu netleşiyor. Bu bilgiler, personel genel müdürlüğü tarafından raporlanıyor ve ihtiyaçlar doğrultusunda atamalar planlanıyor.

ATAMA TAKVİMİ VE KADRO DAĞILIMI

Atama döneminde, toplam 15 bin öğretmenlik kadrosu, ihtiyaçlara uygun şekilde bölümlere ayrılıyor. Bakanlık, her branş için ihtiyaç ve mevcut öğretmen sayısına göre orantı kuruyor. Bu orantıya göre, hangi branşta kaç öğretmen ataması yapılacağı belirleniyor. Bakanlık, hiçbir branşta fazla veya eksik öğretmen alımı yapmıyor; ihtiyaç ve kaynaklar doğrultusunda hareket ediyor. Bu sistem, kamuoyunda yanlış anlaşılmalara yol açmaması adına oldukça şeffaf ve bilimsel esaslara dayanıyor.

"İHTİYACIM OLAN BRANŞA ÖĞRETMEN ALIRIM"

Bazı kesimler, özellikle bazı branşlara yapılan atamaları eleştiriyor. Ancak Bakan Tekin, bu eleştirilerin yanlış ve eksik bilgiye dayalı olduğunu vurguluyor. Kendisi, “Ben ihtiyacım olan branşa öğretmen alırım” diyerek, ihtiyaç ve gerçeklere göre hareket ettiklerini belirtiyor. Ayrıca, başka alanlarda da ihtiyaç olursa, o branşta öğretmen alımı yapılacağını söylüyor. Bu yaklaşım, tamamen rasyonel ve bilimsel kriterlere göre belirleniyor.

ELEŞTİRİLER VE GERÇEKLER

Bazı kişiler, özellikle sosyal medyada ve kamuoyunda, “Fizik, kimya, biyoloji gibi branşlarda fazladan öğretmen ataması yapıldığı” iddiasında bulunuyor. Ancak Bakan Tekin, bu iddiaların yanlış olduğunu ve AK Parti döneminde, ihtiyaçtan fazla öğretmen ataması yapılmadığını belirtiyor. “İhtiyacım olmayan alanlarda öğretmen almıyorum ve kamu kaynaklarını israf etmiyorum” diyor. Bu sistemin, ihtiyaç ve gerçeklere göre düzenlendiğini, eleştirilerin tutarlı olmadığını ifade ediyor.

"HER BRANŞ İÇİN RASYONEL HESAP"

Bakan Tekin, “Her öğretmenlik branşında ihtiyacımız olan kadar öğretmen alıyoruz. Edebiyatçıya ihtiyacım varsa alırım, başka bir alana ihtiyacım varsa onu da alırız” diyerek, sürecin tamamen bilimsel ve hesaplara dayalı olduğunu anlatıyor. Bu uygulama, uzun yıllardır Bakanlık tarafından takip edilen ve ihtiyaçlara göre şekillenen bir sistem.

"KPSS YERİNE YENİ YÖNTEM"

Geçen yıl, öğretmen istihdamında köklü değişiklikler yapıldı. Öğretmenlik Mesleği Hakkında Kanun ve Milli Eğitim Akademisi kuruldu. Bakan Tekin, 2024 yılında KPSS sınavına giren öğretmen adaylarının mağdur olmaması için, bu yıl KPSS yapılmayacağını açıkladı. 2024 KPSS’sine giren adaylar için toplam 25 bin kadro tahsis edildi. Bu kadrolar, 15 binlik kısmı KPSS’ye girenler, 10 binlik kısmı ise Temmuz ayında yapılacak Akademiye Giriş Sınavı ile atanacaklar için ayrıldı.

MÜLAKAT MEKANİZMASI KALKIYOR, YENİ SİSTEM BAŞLIYOR

Bu yıl, öğretmen atamalarında mülakatlar tamamen kaldırılıyor. Sadece KPSS ve Akademiye Giriş Sınavı esas alınıyor. Adaylar, bölgesel ihtiyaçlara göre, alan bilgisi ve genel yetenek sınavlarına katılacak. Başarılı olanlar, belirlenen bölge ve okul türlerine göre atanacak. Bu uygulama, öğretmenlerin seçiminde daha adil ve uzun vadeli bir sistemi getiriyor.

YENİ SİSTEM NASIL OLACAK?

Bakan Tekin, yeni sistemin temel amacını, öğretmenlerin ihtiyaç ve bölgesel gereksinimlere uygun şekilde atanmasını sağlamak olarak özetliyor. Lisans sonrası eğitim programları ve pratik eğitimlerle, öğretmen adaylarının okul türlerine göre uyumu ve yeterlilikleri artırılacak. Ayrıca, öğretmen adaylarının, farklı okul türlerinde uygulamalı eğitim almasıyla, mesleki yeterlilikleri geliştirilmiş olacak.

DÜNYA VE TÜRKİYE UYGULAMALARINDAN İLHAM ALINDI

Bakan Tekin, bu yeni modelin, 1980’li yıllardan beri tartışılan ve ihtiyaç duyulan bir yapı olduğunu belirtiyor. Uluslararası uygulamaları ve Türkiye’deki geçmiş deneyimleri dikkate alarak, hayata geçirdiklerini söylüyor. 10 bin öğretmen adayı, 14 aylık eğitim programını tamamladıktan sonra göreve başlayacak. Bu eğitimler, teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamadan oluşuyor.

EĞİTİM VE DEPREM TEDBİRLERİ

Deprem konusunda da açıklamalar yapan Bakan Tekin, 6 Şubat depremlerinin ardından, İstanbul ve çevre illerde detaylı incelemeler yapıldığını belirtti. 2002’den sonra inşa edilen okulların tamamında deprem açısından sorun olmadığını, güçlendirme çalışmalarıyla eski okulların da güvenli hale getirildiğini vurguladı. Ayrıca, dört okulun riskli görülerek boşaltıldığını ve öğrencilerin başka okullara sevk edildiğini açıkladı.

AFET SONRASI YAPILAN ÇALIŞMALAR

İstanbul’daki okulların, afet sonrası güçlendirme ve güçlendirme çalışmalarıyla, depreme dayanıklı hale getirildiğini anlatan Tekin, dört okulun ise riskli görülerek kapatıldığını ve öğrencilerin başka okullara gönderildiğini belirtti. Ayrıca, afet sonrası psikolojik destek ve yardım hizmetlerinin sürdürüldüğünü, vatandaşların güvenli alanlara yönlendirildiğini ifade etti.

EĞİTİM SİSTEMİ VE YENİ HEDEFLER

Bakan Tekin, 2011 yılına kadar 8 yıl olan zorunlu eğitimin, 4+4+4 sistemiyle 12 yıla çıkarıldığını hatırlattı. Bu değişiklikle, lise okullaşma oranı %60’tan %90’a yükseldi. Kamuoyunda, zorunlu eğitimin 16 yıla çıkacağı yönündeki tartışmalara da değinen Tekin, bu konuda şu an herhangi bir karar alınmadığını, sadece tartışmaların devam ettiğini belirtti.

ERKEN TATİL VE TAKVİM HAKKINDA

Bakan Tekin, okulların erken tatil veya başlangıç tarihinin öne alınması gibi planların şu anda gündemde olmadığını söyledi. 180 iş günü eğitim zorunluluğu ve resmi takvimler doğrultusunda hareket ettiklerini, bayram sonrası iki haftalık tatilin planlandığını ve bu konuda herhangi bir değişiklik yapılmayacağını belirtti.

SİYASİ ELEŞTİRİLERE YANIT

Son olarak, Tekin, Cumhuriyet Halk Partisi ve diğer siyasi çevrelerin eğitim politikalarıyla ilgili yaptığı eleştirilere cevap verdi. Kendisi, “Bunlar, gerçekleri yansıtmayan ve yanlış bilgiye dayalı iddialar” diyerek, eğitimde bilimsel ve rasyonel kararlar aldıklarını tekrar etti. Ayrıca, sınav güvenliği ve bilgi sızıntısı gibi konularda, devletin güvenlik birimleriyle uyum içinde çalıştıklarını vurguladı