Ankara'da dünya çay günü etkinliği

Etkinliğin açılışında konuşan Ankara Asya-Pasifik Grubu Başkanı Bahamdan, çayın kültürler ve miraslar arasında köprü kurduğunu vurguladı. Bahamdan, “21 Mayıs Dünya Çay Günü’nde bir araya gelip, çayın kültürümüzdeki izleri, dostluk ve misafirperverlik geleneği ile kutluyoruz.” dedi. Bahamdan ayrıca, dünyanın dört bir yanında çayın farklı hikayeleri ve seremonileri olduğuna dikkat çekerek bu içeceğin toplumları birleştirici gücüne değindi.

ÇAYIN 5 BİN YILLIK YOLCULUĞU VE KÜLTÜRLERARASI YERİ

DMEDD Başkanı Simay Gümrükçü, çayın, suyun ardından dünyanın en fazla tüketilen ikinci içeceği olduğunu belirtti. Çayın yaklaşık 5.000 yıl önce başlayan hikayesinin, her toplumda farklı geleneklerle şekillendiğini dile getirdi. Gümrükçü, bu kadim içeceğin yalnızca bir ikramdan fazlası olduğunu vurguladı.

SOHBETİN VE SANATIN BAŞLANGICI: ÇAY

Simay Gümrükçü yaptığı konuşmada, çayın çoğu zaman anlamlı sohbetlerin ilk adımı olduğunu kaydetti. “Çay, hoşgeldin demenin en zarif yolu olmasının yanında, sosyal ilişkilerin de temelini oluşturuyor. Edebiyatta, müzikte ve sanatta da refahı ve rahatlığı simgeliyor.” ifadelerini kullandı. Gümrükçü, çay sektöründe çalışan yaklaşık 13 milyon kişinin %70’inin kadınlardan oluştuğunu söyleyerek, bu alanın kırsal kalkınma ve toplumsal refah için ne kadar hayati olduğunun altını çizdi.

ÇAY ÜRETİMİNDE EKONOMİK ve SOSYAL BOYUT

Simay Gümrükçü, dünyanın birçok ülkesinde çay üretiminin, yoksulluğun azaltılması ve gıda güvenliğinin sağlanması açısından kritik olduğunu belirtti. Türkiye’de çayın gündelik hayatın vazgeçilmez bir parçası olduğuna da dikkat çekti. Ayrıca, DMEDD olarak çayı ve Türkiye’nin çay kültürünü uluslararası platformlarda tanıtmaktan gurur duyduklarını belirtti.

ORTAK DİL: ÇAYIN SINIRLARI AŞAN YOLCULUĞU

Gümrükçü, “Çay, herkesin konuşabildiği ortak bir dil. Orta Asya’dan Çin’e, oradan dünyanın dört bir yanına yayıldı. Bizim kültürümüzde de çay olmadan sofra eksik kalır.” diyerek, çayın kültürler arası etkileşimi güçlendirdiğini ifade etti. Ayrıca, derneklerinin 45 yıldır yurt dışında görev yapan ve orada şehit düşen diplomatların ailelerine destek sunduğunu, bunun yanında Ankara’da da farklı ülkelerden gelen temsilcilere Türk geleneklerini tanıttıklarını aktardı.

ÇAY, BİRÇOK ÜLKEDE HAYATIN PARÇASI

Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi M. Amanul Haq’ın eşi Runa Mahzabeen Ahmed de etkinlikte çayın hayatlarındaki yerinden bahsetti. Ahmed, “Su, yaşamın kaynağıysa, çay da bizim hayatımız.” ifadesini kullandı. Günlük yaşamlarında çayın merkezi bir öneme sahip olduğunu belirten Ahmed, ülkelerinde çay festivallerinin büyük prestij taşıdığını vurguladı.

BANGADEŞ’TE GÜNLÜK 142 MİLYON FİNCAN ÇAY TÜKETİLİYOR

Runa Mahzabeen Ahmed, Bangladeş’in, dünya genelinde çay üretiminde ilk 10 ülke arasında yer aldığını aktardı. Bangladeşlilerin her gün toplam 142 milyon fincan çay tükettiğini ortaya koyan bir araştırmayı paylaştı. Ahmed, misafirlere ilk önce çay ikram etmenin birçok Asya ülkesinde geleneksel bir davranış olduğunu söyledi.

ASYA-PASİFİK’TE ÇAY VE KÜLTÜREL PAYLAŞIM

Etkinlik Koordinatörü Pınar Ballı, “Asya ve Pasifik’te Çay Yolculuğu” temalı organizasyonda, bölgeden toplamda 21 ülkeyi ev sahibi olarak ağırladıklarını belirtti. Her ülke, kendi özgün çay ritüellerini ve geleneksel demlenme tekniklerini özel pavyonlarında sergiledi. Ballı, çayın kültürel bir köprü işlevi gördüğünü, bu etkinlikle her ülkenin çay yolculuğunu paylaştıklarını söyledi.

RENKLİ GÖSTERİLER VE ATÖLYELER

Suudi Arabistan’ın Ankara’daki büyükelçilik konutunda gerçekleşen etkinlikte, Asya-Pasifik coğrafyasından konuklar çay ritüellerini tanıtırken, katılımcılar için etkileşimli atölyeler ve canlı gösteriler de düzenlendi. Program, geleneksel lezzetler ve özel demleme sunumlarıyla taçlandı.