Adnan Beker’in şoförüne ‘Görevi Yaptırmama’ davası başladı
Ankara’da CHP'li vekil Adnan Beker’in şoförü İrfan Aşılıoğlu’nun yargılandığı ‘görevi yaptırmamak için direnme’ davasında ilk duruşma yapıldı.

DAVA BAŞLANGICI VE SUÇLAMALAR
CHP Ankara Milletvekili Adnan Beker’in makam aracını kullanan şoförü İrfan Aşılıoğlu, polis memurunun dur ihtarına uymadığı ve görevi engellemeye çalıştığı iddiasıyla Ankara 27’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Savcılıkça düzenlenen iddianamede Aşılıoğlu hakkında Türk Ceza Kanunu’nun ‘görevi yaptırmamak için direnme’ suçuna ilişkin maddesi kapsamında 3 yıla kadar hapis talep ediliyor. Sanık, üzerine atılı suçu kabul etmedi; olayın yönlendirmeler doğrultusunda park yeri arayışı sırasında büyüdüğünü savundu.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Dosyaya yansıyan anlatıma göre 23 Nisan günü Altındağ ilçesinde, Talatpaşa Bulvarı civarında güvenlik ve trafik düzenlemesi nedeniyle bazı geçiş noktaları kontrollü tutuluyordu. Cumhuriyet Caddesi’nin araç trafiğine kapalı olduğu saatlerde, Beker’e ait araç polis denetimine takıldı. Milletvekili ve şoför araçtan indikten sonra kısa süreli bir görüşme yapıldı. Ardından Aşılıoğlu tekrar direksiyona geçti ve aracı hareket ettirdi. Nöbetçi polis memuru Ayhan A., dur emrinin dikkate alınmadığı iddiasıyla şikayetçi oldu. Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı; şoför 24 Nisan’da gözaltına alındı, ifadesi sonrası adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturma evresinin tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame mahkemece kabul edilerek kovuşturma safhasına geçildi.
SANIKTAN DETAYLI SAVUNMA
Duruşmada söz verilen İrfan Aşılıoğlu, gün içinde milletvekilini miting alanına ulaştırmakla görevli olduğunu, güzergâh üzerinde iki kontrol noktasından kimlik ve plaka görülerek sorunsuz geçtiğini anlattı. Miting alanına çok az mesafe kaldığını, benzer araçların ileride park ettiğini gözlemlediğini, kendisinin de o bölgeye yönelmek istediğini ifade etti. İddiaya göre önce görevli polis izin vermedi, bunun üzerine komiserle yapılan kısa görüşmede aracın iç tarafa çekilip devamının yaya gidilmesi önerildi. Aşılıoğlu, direksiyonu çevirip tarif edilen kısma yanaştığı anda polis memurunun aniden önlerine çıkıp “Buraya da park edemezsiniz” diyerek yeniden engel oluşturduğunu savundu. Herhangi bir kasıtla hızlanmadığını, telsizin düştüğünü sonradan öğrendiğini, geri manevrayı da memurun ekipmanını alabilmesi için yaptığını belirtti. Fiziksel bir temasın bilinçli olmadığı vurgusunu yineledi.
KOMİSERİN TANIK ANLATIMI
Tanık olarak dinlenen komiser Ö.Ş., alanda araç girişinin yasak olduğuna dair açık talimat bulunduğunu, bariyer hatlarında oynama fark edince bölgeye yöneldiğini söyledi. Milletvekilinin aracını daha önceki kontrol geçişlerinde gördüğünü, kendilerine iletilen talimatı tekrar ettiğini, ısrar üzerine üstlerine danıştığını ve ikinci kez ret geldiğini anlattı. Açıklamasına göre bu görüşmeden sonra araç yeniden hareket etmeye başladı.
SÜRÜKLEME İDDİASI VE YARALANMA TABLOSU
Komiser Ö.Ş., polis memurunun aracın önünde durduğunu, şoförün fren yapmaması nedeniyle memurun iki üç metre kadar sürüklendiğini ifade etti. Olay sonrası görev tamamlanınca memurun hastaneye götürüldüğünü, bel ağrısı şikayetiyle rapor alındığını, ciddi bir travma tespit edilmediğini belirtti. Bu anlatım, sanığın “ani çıkış” şeklindeki savunmasıyla çelişen temel noktalardan biri olarak dosyada yer aldı.
DURUŞMANIN ERTELENMESİ VE SONRAKİ AŞAMA
Mahkeme hakimi, beyanların kayda geçirilmesinin ardından eksik görülen hususların tamamlanması, gerekirse olay yerindeki kamera görüntülerinin ve varsa ek sağlık raporlarının celbi için ara karar oluşturdu. Yeni delillerin toparlanması ve tarafların ek beyanlarını sunabilmesi amacıyla duruşma 18 Kasım tarihine bırakıldı. Taraf avukatlarının ek süre talepleri kabul edilirken, sanığın mevcut adli kontrol tedbirlerinin devamına hükmedildi. Dosya, gelecek celsede tanık ve teknik materyal değerlendirmelerine göre seyrini belirleyecek.