Ankara’da Nöro-Onkoloji Sempozyumu: Yeni tedavi yaklaşımları gündemde
Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki Nöro-Onkoloji Sempozyumu, multidisipliner tedavi modelleri ve yapay zeka destekli kişiye özgü kanser yaklaşımlarını merkeze aldı.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesinde düzenlenen Nöro-Onkoloji Sempozyumu, alan uzmanlarının katılımıyla başladı. Açılış konuşmasını yapan Hastane Başhekimi Profesör Doktor Fezvi Altuntaş, nöro-onkoloji alanında disiplinler arası çalışmanın vazgeçilmez bir unsur olduğunu vurguladı.
HASTANENİN VİZYONU AKADEMİK VE ÇOK YÖNLÜ YAKLAŞIM
Profesör Doktor Altuntaş, hastanenin temel vizyonunun akademik temelli, geniş kapsamlı bir multidisipliner yapı oluşturmak olduğunu dile getirdi. Kanser yönetiminin yalnızca cerrahi, patoloji ya da radyasyon onkolojisi özelinde değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Altuntaş, “Tedaviyi tüm branşların ortak katkısıyla ilerleten bütüncül bir modele dönüştürmek gerekiyor.” dedi.
NÖRO-ONKOLOJİNİN KAPSAMI GENİŞLİYOR
Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Profesör Doktor Aşkın Esen Hastürk, nöro-onkolojinin beyin ve omurilik tümörlerinin yanı sıra merkezi sinir sistemiyle ilişkili diğer tümör türlerini de kapsayan geniş bir uzmanlık alanı olduğunu ifade etti. Hastürk, bu alanda beyin cerrahisinden radyolojiye kadar birçok bölümün birlikte çalıştığını söyledi.
HEDEFLİ TEDAVİLERDE UZMANLIK PAYDAŞLIĞI
Profesör Doktor Hastürk, nöro-onkolojideki asıl hedefin; cerrahi uygulamalar, kemoterapi, radyoterapi ve kişiye özgü moleküler temelli tedavilerin ortak planlanması olduğuna dikkat çekti. Radyasyon onkologları, medikal onkologlar ve radyologların süreçte aktif rol aldığını belirten Hastürk, yeni tedavi modellerinde hastalığın biyolojik yapısına uygun stratejilerin öne çıktığını dile getirdi.
MOLEKÜLER SINIFLANDIRMAYLA YENİ TEDAVİ KAPILARI
Moleküler genetik sınıflandırmanın giderek önem kazandığını aktaran Hastürk, hedeflenen tedavilerin bu sınıflandırma sayesinde daha etkili hale geldiğini belirtti. Hastürk, “Cerrahi sonrasında uygulanan kemoterapi ve radyoterapi protokollerinde, hastaya özel immünoterapi yöntemleri öne çıkıyor. Tanı ve tedavi süreçleri artık yapay zeka destekli planlamayla daha sistemli biçimde yürütülüyor. Gelecek, kişiselleştirilmiş ve teknolojik altyapıyla desteklenen tedavi modellerini içeriyor.” dedi.
KANSER TÜRLERİNDE YAYILIM RİSKLERİNE VURGU
Hastürk, akciğer kanserinin erkeklerde, meme kanserinin ise kadınlarda daha sık görüldüğünü hatırlattı. Bu kanser türlerinin beyne ve omurgaya yayılma oranının yüksek olduğunu ifade eden Hastürk, multidisipliner yaklaşım sayesinde cerrahi işlem sonrası immünoterapi, radyoterapi ve kemoterapi kombinasyonlarıyla hastaların tedavi süreçlerinin güçlendirildiğini söyledi.