Siber vatan vizyonu, Ankara’daki güvenlik zirvesinde tartışıldı

Siber güvenliğin geleceğini şekillendiren güncel başlıklar, Ankara’da düzenlenen Siber Güvenlik Zirvesi’nde kapsamlı biçimde ele alındı. Alanında uzman isimlerin katıldığı zirve, siber tehditler karşısında Türkiye’nin mevcut durumu ve yol haritasının değerlendirilmesine zemin hazırladı.

ZİRVE, BİLKENT CYBERPARK’TA BAŞLADI

Teknoloji, Araştırma-Geliştirme, Bilim ve İnovasyon Derneği tarafından organize edilen Siber Güvenlik Zirvesi, Ankara’daki Bilkent Cyberpark yerleşkesinde kapılarını açtı. İki gün sürecek etkinlikte kamu, özel sektör ve akademi temsilcileri bir araya geldi.

KAMU VE ÖZEL SEKTÖR AYNI MASADA

TABİD Başkanı Nuray Başar, zirvenin açılış konuşmasında, dernek olarak düzenledikleri seminerler, eğitim programları, zirveler ve B2B görüşmelerle farklı paydaşları ortak zeminde buluşturmayı kurumsal bir sorumluluk olarak gördüklerini ifade etti.

SİBER GÜVENLİK TEKNİK SINIRLARI AŞTI

Siber güvenliğin yalnızca teknik bir başlık olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurgulayan Başar, bu alanın artık ekonomik güvenlik, toplumsal istikrar ve ulusal egemenlik kavramlarının merkezinde yer aldığını dile getirdi.

TÜRKİYE İÇİN STRATEJİK BİR MESELE

Başar, Türkiye açısından siber güvenliğin; milli güvenlik, ekonomik bağımsızlık ve dijital egemenlik boyutlarıyla ele alınması gereken stratejik bir konu olduğunu belirtti. Dijital altyapılara bağımlılığın arttığına dikkat çekti.

DİJİTAL ALTYAPILAR KRİTİK ÖNEMDE

Enerji, savunma, sağlık, ulaşım, sanayi ve e-Devlet hizmetleri gibi pek çok alanda dijital sistemlerin yaygınlaştığını söyleyen Başar, bu sistemlerin güvenliğinin sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal güven açısından belirleyici olduğunu aktardı.

"GÜÇLÜ OLMAYAN DÖNÜŞÜM KALICI DEĞİL"

Siber güvenliği yeterince güçlü olmayan bir dijital dönüşüm sürecinin kalıcı ve güvenli olamayacağını vurgulayan Başar, bu alanda bütüncül ve uzun vadeli politikaların gerekliliğine işaret etti.

SİBER VATAN KAVRAMI SOMUTLAŞTI

“Siber vatan” kavramının yapay zeka çağında artık soyut bir söylem olmaktan çıktığını belirten Başar, bu yaklaşımın günümüzde somut bir sorumluluğa dönüştüğünü ifade etti.

DİJİTAL VARLIKLAR DA KORUMA ALTINDA

Kara, hava ve deniz sınırlarının korunması kadar dijital altyapıların, verilerin, algoritmaların ve yazılımların da korunması gerektiğini dile getiren Başar, bu alanın ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.

İNSAN KAYNAĞI VE MEVZUAT VURGUSU

Siber vatanın korunmasının; nitelikli insan kaynağı, yerli ve milli teknolojiler, güncel mevzuat düzenlemeleri ve yüksek farkındalık kültürü ile mümkün olabileceğini ifade etti.

YASAL DÜZENLEMELER ZİRVEDE ELE ALINDI

Zirve kapsamında “Yasal Düzenlemeler Çerçevesinde Siber Güvenlik” başlıklı özel bir oturum düzenlendi. Oturumda Türkiye ve dünyadaki mevcut siber güvenlik mevzuatları masaya yatırıldı.

DİSİPLİNLER ARASI BİR ALAN

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Haberleşme Genel Müdür Yardımcısı Onur Gençer, siber güvenliğin yalnızca teknolojik altyapıyla sınırlı olmadığını, strateji, mevzuat, eğitim, farkındalık ve uluslararası iş birliklerini kapsayan disiplinler arası bir alan olduğunu söyledi.

SİBER SUÇ BOYUTU DA ELE ALINDI

Gençer, siber suç kavramının da bu ekosistemin önemli bir parçası olduğunu belirterek, insan kaynağının güçlendirilmesi ve toplumsal farkındalığın artırılmasının kritik olduğunu vurguladı.

KANUNDAKİ TEMEL İLKE HATIRLATILDI

Türksat Siber Güvenlik Direktörü Bülent Arsal, Siber Güvenlik Kanunu’nda yer alan “Siber güvenlik, milli güvenliğin ayrılmaz bir parçasıdır” ilkesine dikkat çekti.

TOPLUMSAL SORUMLULUK VURGUSU

Bu yaklaşımın ülkede yaşayan herkesi kapsadığını ifade eden Arsal, milli güvenliğin yalnızca fiziki alanlarla sınırlı kalmadığını, siber dünyayı da içine aldığını belirtti.

İKİ GÜN BOYUNCA YOĞUN GÜNDEM

İki gün sürecek zirvede; yasal düzenlemeler, siber dayanıklılık, ürün güvenliği, yapay zeka teknolojilerinin güvenlik alanındaki kullanımı ve siber vatan vizyonu gibi başlıklarda çeşitli oturumlar gerçekleştiriliyor.