Atatürk’ün 2. karargâhı Ankara Garı Direksiyon Binası zamana direniyor
1892’de Bağdat Demiryolu çalışmaları sırasında yapılan ve Atatürk'ün ikinci karargâhı olan Ankara Garı Kompleksi’ndeki Direksiyon Binası, zamana direniyor.
Ankara’da TCDD Ankara Garı Kompleksi içinde yer alan Direksiyon Binası, zamana karşı direncini iki ayrı kare ile ortaya koyuyor. Siyah beyaz fotoğraflarda da renkli fotoğraflarda da binanın siyah beyaz görüntüsü dikkat çekiyor. Bina 1892’de inşa edildi; Mustafa Kemal Paşa 27 Aralık 1919’da Ankara’ya geldikten sonra burayı, Keçiören’deki Ziraat Mektebi’nden sonra ikinci karargâh olarak kullandı.
DİREKSİYON BİNASI NEREDE, NE ZAMAN YAPILDI?
Direksiyon Binası, Ankara Garı Kompleksi içinde bulunuyor. Yapı, 1892 yılında Bağdat Demiryolu’nun yapım sürecinde inşa edildi. Bugün hem demiryolu tarihine hem de Milli Mücadele dönemine ilişkin izler taşıyan yapılardan biri olarak öne çıkıyor.

ATATÜRK’ÜN ANKARA’DAKİ İKİNCİ KARARGÂHI
Mustafa Kemal Paşa, 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinin ardından Keçiören’deki Ziraat Mektebi’nden sonra Direksiyon Binası’nı ikinci karargâh olarak kullandı. Yapının bu yönü, Ankara’nın Milli Mücadele’deki rolünü hatırlatan önemli başlıklardan biri olarak gösteriliyor.
Direksiyon Binası’nın 1920-1922 yılları arasında birçok kritik gelişmeye ev sahipliği yaptığı biliniyor. Buna göre Kurtuluş Savaşı’nın hareket planları burada şekillendi; 23 Nisan 1920’de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş kararları da bu dönemde alınan başlıklar arasında yer aldı.
ANKARA ANTLAŞMASI VE “EGEMENLİK MİLLETİNDİR” VURGUSU
Tarih Mekan Zaman'ın paylaşımında, 21 Ekim 1921’de Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşması’nın görüşmeleri ile imza töreninin bu binada gerçekleştiği bilgisi paylaşıldı. Ayrıca “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” sözünün de Ulu Önder tarafından ilk kez bu konutta dile getirildiği belirtildi.
TCDD, Atatürk’ün hatırasını yaşatmak amacıyla yapıyı yeniden düzenledi. Direksiyon Binası, 24 Aralık 1964’te müze olarak halkın ziyaretine açıldı. Bina, Ankara’nın demiryolu hafızası ile Milli Mücadele tarihini aynı çatı altında buluşturan simge noktalardan biri olarak görülüyor.