ASO Başkanı Seyit Ardıç: 2026 için sanayide umutlar yüksek
Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, 2025’i değerlendirip 2026 için hedefli sanayi politikaları çağrısı yaptı.
Ankara Sanayi Odası (ASO), yılın son Meclis Toplantısı’nı Meclis Başkanı Celal Koloğlu başkanlığında yaptı. Toplantıda ASO Başkanı Seyit Ardıç, 2025’teki küresel ekonomik dönüşümü ve sanayinin finansmana erişimini değerlendirdi, 2026 için beklentilerini açıkladı. ASO’nun 2025 Faaliyet Raporu, 2026 Çalışma Raporu ve 2026 bütçesi oy birliğiyle kabul edildi.
ASO’NUN 2026 BÜTÇESİ VE ÇALIŞMA PROGRAMI OY BİRLİĞİYLE GEÇTİ
Meclis gündeminde Odanın gelecek yıla dönük yol haritası da yer aldı. Genel Sekreter Prof. Dr. Mehmet Cansız, 2025 faaliyetleri ile 2026 çalışma programı ve bütçesine ilişkin sunum yaptı. Sunumun ardından yapılan oylamada 2026 bütçesi oy birliğiyle kabul edildi.
2026 ASGARİ ÜCRETİNİN 28 BİN 75 TL OLMASINI DEĞERLENDİRDİ
Seyit Ardıç, konuşmasına 2026 yılı için net 28 bin 75 TL olarak belirlenen asgari ücreti değerlendirerek başladı. Ücretin çalışanlar ve işverenler için hayırlı olmasını dileyen Ardıç, enflasyonla mücadelede kararlılığın ve fiyat istikrarının alım gücünü kalıcı biçimde artırması beklentisini dile getirdi.
“2026’DAN UMUTLARIMIZ BÜYÜK, BEKLENTİLERİMİZ YÜKSEK”
2025’in sanayiciler açısından zorlu geçtiğini belirten Ardıç, 2026’ya dair daha öngörülebilir ve istikrarlı bir tablo istediğini söyledi. Ardıç, 2026’nın temennilerin yanında emeğin ve beklentilerin de karşılık bulduğu bir yıl olması gerektiğini vurguladı.

KÜRESEL EKONOMİDE YENİ DÖNEM
Ardıç, ticaretin jeopolitik bloklar etrafında kümelendiği bir döneme girildiğini ifade etti. Tedarik zincirlerinin artık sadece maliyet ve verimlilik hesabıyla değil; güvenlik, ittifak ilişkileri ve politik risklerle birlikte tasarlandığını söyledi. Ona göre belirleyici başlık; kiminle ne kadar entegre olunacağına dair politik tercihler olacak.
“DÜNYA YENİ BİR DÖNEME GİRDİ”
Ardıç, ABD, Çin ve Avrupa Birliği’nin politikalarını üç varsayım üzerine kurduğunu anlattı: “Teknoloji güçtür”, “bağımlılıklar tehlikeli bir silaha dönüşebilir” ve “öğrenme ile ölçeklenme ticaretin kazananını belirler.” ABD’nin ileri teknoloji liderliğini korumayı, Çin’in yüksek teknoloji ve ölçek ekonomilerine yönelmeyi, AB’nin ise düzenlemeler ve iklim politikalarıyla rekabetçilik kuralları yazmayı hedeflediğini dile getirdi.
ÇİN’İN DIŞ TİCARET FAZLASI VE REKABET BASKISI VURGUSU
Ardıç, Çin’in dış ticaret fazlasının bir önceki yıla göre yüzde 23 artarak 1,2 trilyon dolar ile rekor seviyeye çıktığını söyledi. Paylaştığı projeksiyonlara göre 2030’a doğru dünyada satılan her iki üründen birinin Çin menşeli olma ihtimali öne çıkıyor. ABD’de gümrük tarifeleriyle daralan pazarın etkisiyle Çin ihracatının başka pazarlara kaydığını da not etti.
“MADE IN EUROPE” TARTIŞMASI
Avrupa Birliği’nin sanayi politikalarını güvenlik ve stratejik bağımsızlık ekseninde yeniden şekillendirdiğini belirten Ardıç, gündemdeki “Made in Europe” yaklaşımını bu değişimin somut göstergesi olarak değerlendirdi. Kamu alımlarından teşviklere, teknik mevzuattan çevresel kriterlere uzanan geniş bir yelpazede yerli sanayiyi destekleme hedefinin öne çıktığını söyledi.

OTOMOTİVLE BAŞLAYIP BATARYA VE ENERJİ TEKNOLOJİLERİNE YAYILACAK BEKLENTİSİ
Ardıç’a göre düzenlemenin otomotivde yerlilik payını artırma adımıyla başlaması, ardından batarya, makine, endüstriyel otomasyon, savunma ve enerji teknolojileri gibi stratejik alanlara genişlemesi bekleniyor. Türkiye’nin dış ticaretinin yaklaşık yüzde 50’sini AB ülkeleriyle yaptığına işaret eden Ardıç, bu değişimden Türkiye’nin de etkilenebileceğini ifade etti.
“SANAYİMİZİ KORUMAK İÇİN HEDEFLİ VE PROAKTİF POLİTİKALARI GECİKMEDEN DEVREYE ALMALIYIZ”
Ardıç, sanayi ve ticaret politikalarındaki yön değişimine seyirci kalınmaması gerektiğini söyledi. Sanayiyi korumak ve geleceğin dünyasında aktif oyuncu olmak için yeni, hedefli ve proaktif politikaların gecikmeden devreye girmesi gerektiğini vurguladı. Bu sürecin; iş dünyası, meslek kuruluşları, üniversiteler ve kamu otoritesinin iş birliğiyle yürümesi gerektiğini de ekledi.
DEZENFLASYON MESAJI
Ardıç, 2024 Mayıs’ta yüzde 75’e kadar çıkan enflasyonun Kasım itibarıyla yüzde 31 seviyelerine gerilemesini olumlu bir iyileşme olarak değerlendirdi. Buna rağmen dezenflasyonun beklenenden uzun sürdüğünü belirterek, sürecin hız ve kalıcılık tarafının güçlenmesinin kritik olduğunu dile getirdi.
“ÜRETİM GÜCÜ ZAYIFLIYOR”
Ardıç, yaklaşık bir yıldır ticari kredi faizlerinin ortalama yüzde 60’ın üzerinde seyrettiğini, aynı dönemde politika faizi ortalamasının yüzde 43 civarında kaldığını söyledi. Aradaki farkın 17 puana ulaştığını belirten Ardıç, politika faiziyle uyumlu ilerlemeyen ticari kredi faizleri ve kredi kısıtlarının sanayicinin finansmana erişimini daralttığını, üretim gücünü her geçen gün zayıflattığını kaydetti.
“ÜRETİM HACMİMİZ ARTIYOR AMA REEL OLARAK BÜYÜYEMİYORUZ”
Maliyetlerin hızla arttığını, satış fiyatlarına aynı hızda yansıtmanın her zaman mümkün olmadığını söyleyen Ardıç, bu nedenle üretim hacmi artsa bile reel büyümenin gerçekleşmediğini ifade etti. Rekabetin “üret, daha ucuza sat” çizgisine sıkışmasının şirketleri yatırım ve büyümeden uzaklaştırdığını, ayakta kalma refleksini güçlendirdiğini belirtti.

“MAKAS KAPANMALI”
Ardıç, önümüzdeki dönemde finansal istikrar ile reel sektörün yatırım yapabilirliği arasındaki makasın kapanmasının önemine dikkat çekti. Üretime yönelen sermayenin yeniden güç kazandığı bir iklimin oluşmasının, yatırım ve üretim kapasitesini korumak için kritik olduğunu söyledi.
“SAĞLIKLI BÜYÜME ÜRETİMDEN GELİR”
2025 üçüncü çeyrekte ekonominin yıllık yüzde 3,7, sanayi büyümesinin yüzde 6,5 olmasına rağmen birçok işletmenin kısa vadeli nakit akışına odaklandığını, yatırımı ve teknoloji yenilemeyi ertelediğini belirten Ardıç, sanayi büyümesinin tabana yayılmadığını ifade etti. Son 30 yılda GSYH içinde sanayinin payının yüzde 31’den yüzde 20’ye düşmesine, hizmetlerin payının yüzde 55’ten yüzde 73’e yükselmesine işaret ederek “Sanayisizleşerek sağlıklı büyüyemeyiz” dedi.
ASO’NUN VİZYONU: “ANKARA’YI SANAYİ VE TEKNOLOJİNİN BAŞKENTİ YAPMAK”
Ardıç, ASO’nun 2025’te yürüttüğü çalışmalara da değinerek Ankara’yı sanayi ve teknolojinin başkenti yapma vizyonunu sürdürdüklerini söyledi. Üyelerin küresel değer zincirine daha güçlü katılması, üretim-istihdam-ihracat potansiyelinin artması için çalışmaların devam ettiğini belirtti.
GENÇ SANAYİCİLER MECLİS TOPLANTISINA KATILDI
ASO Aralık Meclis Toplantısı’na yeni kurulan Gelecek Nesil Sanayiciler Derneği Başkanı Çağatay Yakın ile yönetim kurulu üyeleri de konuk oldu. Yakın, derneğin kuruluşuna öncülük eden ASO yönetimine teşekkür ederek firmaları sürdürülebilir biçimde geleceğe taşımak ve Ankara sanayisine daha fazla katkı sunmak istediklerini söyledi.
ARDIÇ’TAN YIL SONU MESAJI
Konuşmasının sonunda Ardıç, yeni yılda sanayinin üretim gücüyle büyümenin sürmesi, dışa bağımlılığın adım adım azalması ve vatandaşların daha müreffeh bir yaşam sürmesi hedefini paylaştı. ASO’nun 2026 bütçesinin Oda, sanayiciler, Ankara ve Türkiye için hayırlı olmasını dileyerek teşekkürlerini iletti.