Barajlar alarm veriyor: Doluluk oranı 10 puan düştü!
Barajlardaki doluluk oranı, 10 puan düşerek yüzde 42,2'ye geriledi. Üç büyük şehir susuz kalma tehlikesi ile karşı karşıya. Sadece 1-2 ay yetecek su kaldı.

Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü verilerine göre, 1 Ekim 2024 ile 12 Ağustos 2025 arasındaki “su yılı” döneminde yağışlar, uzun yıllar ortalamasının altında kaldı. Söz konusu tarihlerde yağış miktarı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,7 oranında azaldı.
Türkiye genelinde işletmede olan barajlarda 12 Ağustos itibarıyla aktif depolama miktarı 39,8 milyar metreküp olarak ölçüldü. Geçen yıl bu miktar 49,8 milyar metreküp seviyesindeydi.
10 PUAN DÜŞTÜ VE 42,2'YE GERİLEDİ
Son 5 yıllık verilere bakıldığında barajlardaki doluluk oranının yıllara göre değişkenlik gösterdiği görüldü. Ağustos aylarında doluluk oranı 2020’de yüzde 51,1, 2021’de yüzde 31,9, 2022’de yüzde 39,3 ve 2023’te yüzde 49,9 olarak kaydedildi. 2024’te yüzde 52,9 olan aktif doluluk oranı, bir yılda 10,7 puan düşerek yüzde 42,2’ye geriledi.
İSTANBUL'DA 4 AYLIK İÇME SUYU KALDI
DSİ, İstanbul, Ankara ve İzmir’deki baraj doluluk oranlarını da açıkladı. İstanbul’da doluluk oranı geçen yıl ağustosta yüzde 54,9 iken bu yıl yüzde 48,1’e indi. Bu oran, kentte yaklaşık dört aylık içme suyu kaldığını gösteriyor.
ANKARA'DA ÜÇ AYLIK İÇME SUYU KALDI
Ankara’da geçen yıl yüzde 32,8 seviyesinde olan doluluk oranı, bu yıl yüzde 9,3’e düştü. Başkentte mevcut suyun üç ay yeteceği bildirildi. İzmir’de ise doluluk oranı geçen yıl yüzde 13,2 iken bu yıl yüzde 4,1’e gerileyerek, kentte yaklaşık iki aylık içme suyu rezervi kaldı.
SU TASARRUFU ÖNERİLERİ
DSİ, su kaynaklarının korunması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla vatandaşlara tasarruf çağrısı yapıyor. Hazırlanan bilgilendirme rehberinde, damlatan muslukların onarılması, duş süresinin kısaltılması ve gıda israfının azaltılması gibi adımların su tasarrufuna katkı sağladığı belirtiliyor. Ayrıca tarımda su talebini azaltacak yöntemlerin uygulanması, evsel atık yağlar, son kullanma tarihi geçmiş ilaçlar ve kimyasal maddelerin lavabo veya tuvalete dökülmemesi de su kaynaklarının korunması için önem taşıyor.