Ankara’da “Keşmir Kara Günü” anıldı: Diplomatik mesajlar öne çıktı
Ankara’da Pakistan Büyükelçiliğinin “Keşmir Kara Günü” anma programında, BM kararları, insan hakları ihlalleri ve Keşmir’in statüsü gündeme taşındı
ANKARA’DA GENİŞ KATILIMLI ANMA ETKİNLİĞİ
Pakistan’ın Ankara Büyükelçisi Yusuf Cüneyd’in ev sahipliğindeki program, SDE Savunma ve Güvenlik Kurulu Başkanı Güray Alpar, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, TARPOLMER Başkanı Mehmet Mehdi Eker, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ve çok sayıda davetlinin katılımıyla yapıldı.

TÖREN AKIŞI VE RESMİ MESAJLAR
Türkiye ve Pakistan milli marşlarının okunması ve Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından Pakistan Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari ile Başbakan Şahbaz Şerif’in “Keşmir Kara Günü” mesajları okundu; dayanışma ve uluslararası hukuk vurgusu öne çıktı.

BÜYÜKELÇİ CÜNEYD’DEN BM KARARLARI HATIRLATMASI
Büyükelçi Cüneyd, Keşmir meselesinin 78 yıl önce BM Güvenlik Konseyine taşındığını anımsatarak, çözümün Keşmir halkının iradesine göre şekillenmesi gerektiğini söyledi; verilen sözlerin tutulmadığını, baskı ve can kayıplarının sürdüğünü dile getirdi.

ANAYASAL DEĞİŞİKLİK VE STATÜ TARTIŞMASI
Cüneyd, Hindistan’ın 5 Ağustos 2019’da Anayasa’nın 370’inci maddesini iptal ederek Cammu Keşmir’in özel statüsünü kaldırmasının BM ve BMGK kararlarına aykırı olduğunu savundu; Keşmir halkının kendi kaderini tayin hakkını desteklediklerini belirtti.

TÜRKİYE’NİN DAYANIŞMA MESAJI
Cüneyd, Türkiye’nin Keşmir konusundaki desteğinin unutulmayacağını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BMGK’de meselenin altını çizdiğini ifade ederek iki ülke arasındaki kardeşliğe vurgu yaptı.


KEŞMİR’İN JEOPOLİTİK ÖNEMİ
SDE’den Güray Alpar, Türkiye, Pakistan ve Keşmir arasındaki tarihi bağlara değinerek Keşmir’in Asya’nın en stratejik jeopolitik noktalarından biri olduğunu, doğal zenginlikleri ve konumunun bölge dengelerinde belirleyici rol oynadığını söyledi.
BM KARARLARININ UYGULANMASI ÇAĞRISI
Alpar, BM kararlarına rağmen Keşmir halkının kendi kaderini tayin edemediğini, kararların halkın iradesi doğrultusunda hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
ANKARA’DAN İNSAN HAKLARI VURGUSU
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, Türkiye’nin Keşmir halkıyla “sarsılmaz dayanışma” içinde olduğunu vurguladı; 2019’daki statü değişikliğinin BMGK kararlarını ihlal ederek “uzun adaletsizlik tarihine” yeni bir bölüm eklediğini söyledi.
İİT’NİN TUTUMU VE DESTEK MESAJI
Yanık, İslam İşbirliği Teşkilatının Keşmir halkının yanında olduğunu hatırlatıp, Ankara’daki anma vesilesiyle kendi kaderini tayin hakkına desteği yineledi.
ULUSLARARASI KURUMLARA ELEŞTİRİ
Mehmet Mehdi Eker, Keşmir halkının yaklaşık 80 yıldır acı, ölüm ve işkenceye maruz kaldığını, BM dahil uluslararası kurumların adil çözüm için yeterince aktif davranmadığını belirtti; Türkiye’nin Keşmir’in acısını paylaştığını söyledi.



“TÜRKİYE HER ZAMAN YANINDA”
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Pakistan ile Türkiye arasındaki derin dostluğa değinerek “Türkiye, Keşmir’in mazlum halkının yanında olmayı sürdürecek” dedi; Keşmir ve Gazze’deki “işgal ve vahşet” benzerliğine işaret edip 90 bini aşkın can kaybını hatırlattı.



KEŞMİR SORUNUNUN TARİHSEL ARKA PLANI
1947’de İngiltere’nin çekilmesiyle nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan Keşmir’de prensliğin Hindistan’la birleşme kararı gerilimi tırmandırdı; 1947, 1965 ve 1999’da savaşlar yaşandı, geçici ateşkes sonrası bölgenin yüzde 45’i Hindistan’a, yüzde 35’i Pakistan’a, yüzde 20’si Çin’e kaldı.
STATÜ DEĞİŞİKLİKLERİ VE GÜNCEL DURUM
BM, 1948’den itibaren Keşmir’in askerden arındırılması ve geleceğinin referandumla belirlenmesini öngörürken; Hindistan 2019’da bölgeyi “Cammu Keşmir” ve “Ladakh” olarak iki Birlik Toprağına ayırdı, Pakistan ise “Azad Keşmir” ve “Gilgit Baltistan”ı özerk yapılar olarak düzenledi.