Ankara'da terörsüz Türkiye komisyonu! CHP'li Emir'den açıklama
Ankara'da açıklamalarda bulunan CHP Grup Başkan Vekili Murat Emir, TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarını değerlendirdi. Emir, komisyonun bugüne kadar 130 saati aşan bir dinleme süreci yürüttüğünü ancak hâlâ somut adımlar atılmadığını vurguladı.
CHP’li Murat Emir, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “Terörsüz Türkiye” hedefiyle kurulan komisyonun 16. toplantısını gerçekleştirdiğini, bu toplantının basına kapalı şekilde Dışişleri ve Adalet Bakanlarının katılımıyla yapıldığını belirtti. Toplantının kapalı olmasının nedenini ise, bakanların daha ayrıntılı yanıtlar vermesini beklemeleri olarak açıkladı.
“130 saati aşan bir dinleme sürecimiz oldu. Artık en azından kolay noktalarda adımlar atılmasını bekliyoruz” diyen Emir, komisyonun toplumda güven yaratacak şekilde somut adımlar atması gerektiğini söyledi.
KAYYUM UYGULAMALARINA TEPKİ
CHP’li Emir, kaymakam atamaları ve yargı kararları üzerinden sert eleştirilerde bulundu. Şişli’de 2 eski DEM Partilinin belediye meclis üyesi yapılmasının suç sayıldığını, bu nedenle belediye başkanının cezaevinde tutulduğunu ve kayyum atandığını ifade etti.
“Tüm bu uygulamalar sona erdirilmeli. Kayyum politikası bir cezalandırma aracına dönüşmüş durumda” dedi.
CASUSLUK SUÇLAMASINA SERT YANIT
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik “casusluk” iddialarına da değinen Emir, bu suçlamaları “gülünç” bulduklarını dile getirdi:
“'Diplomasız', 'terörist', 'hırsız' dediler, olmadı. Şimdi de casus diyorlar. Her tuşa bastılar, ama kamuoyunu ikna edemiyorlar” şeklinde konuştu.
CUMARTESİ ANNELERİ VE HASTA TUTUKLULARI HATIRLATTI
Emir, Cumartesi Anneleri’nin Taksim’e çıkışının engellenmesini, hasta tutukluların durumunun göz ardı edilmesini ve bu konularda hiçbir adım atılmamasını da eleştirdi. Murat Çalık ve Ayşe Barım gibi hasta tutukluların durumuna değinerek bu ihmalleri “talihsizlik” olarak nitelendirdi.
"GERÇEK BİR İRADE BEKLİYORUZ"
CHP’li Emir, sözlerini komisyonun ancak güven verici ve gerçek bir siyasi irade ile çalışması hâlinde Türkiye’nin barışına ve demokrasisine katkı sağlayabileceği vurgusuyla bitirdi:
“Bu komisyon çalışacaksa; güven verecek, adım atacak, Türkiye’nin toplumsal barışına katkı sağlayacak şekilde çalışmalı.”